Fotoğrafım
child of the moon,being raised by the sun.lover of the nature.

29 Kasım 2012 Perşembe

Berlin'in Ilk Saatleri

5 gunluk Istanbul ziyaretimin ardindan, Burcu ve Hakanla 3 gunlugune Berlin'e gittik. Berlin'i bayadir merak ediyordum ve bu yuzden cok heyecanliydim. Oglen ucagiyla Berlin'e uctuk ve pasaport kontollerinden gecip,otobusumuze atlayip ilk once hostele gittik. Hostelimiz muzeler adasindaydi. Cok guzel bir yerde oldugundan ve hostelin ortami,temizligi de iyi oldugundan size adini veriyorum. Bir gun yolunuz Berlin'e duser ve hostel ararsaniz,bunu tavsiye olarak alabilirsiniz; Citystay Mitte. Oraya yerlestik hemen ciktik,saat 5 ama hava kapkaranlik sanki gece 12'de disari cikmisiz hissi veriyordu. Bu olay tabi ki biraz sinir bozucu. Sehri gezmeye gitmissin ama gunduz gozun 5'te bitiyor. 
Ilk aksam ciktik,etrafta dolandik. Berliner Dom zaten hostelimizin 2 adim otesindeydi, Tor'a gittik,fotograf cektik ve yorgunlugu atmamiz, ertesi gune enerji toplamamiz icin erken yattik.













Dunkin Donuts'in masalari cok sahane.


Bu donut'i tabii ki rengi icin aldim.




Berlin'in diger gunlerinde gorusmek uzere. 

28 Kasım 2012 Çarşamba

Sehrimde Kacamak

Alghero'ya gelirken ucak biletimi Istanbul'dan tek yon almamistik,gidis gelis almistik. Sonucta ozlem olucagi icin, arada bir gelicegim kesindi. O yuzden donus biletimi 10 kasim'a almistik. Sonrasinda Istanbul'dan donusumu de Almanya uzerinden yaptim, 6 gun de Almanya'daydim. 3 gun Berlin'de Burcu ve Hakanla, onlardan 3 gun sonra ayrilip tek basima 3 gun de Frankfurt'ta kaldim ve ordan da Alghero'ya dondum. Istanbul'da ise kalicagim gun sayisi 6 idi. Zaten 6 bile cok azdi benim icin, ucusumun 1 gun oncesinde online check-in yapmak icin Alitalia'nin sitesine girdigimde 'Online check-in yapilamaz' yaziyordu ki anlam verememistim cunku 24 saat vardi ucusa, ve check-in yapilmamasi imkansizdi. Sonra merak ettim, e-ticket'ima bakayim dedim. Ve de gordugum, sabahki ucusumu aksama almis Alitalia. Bunu hic haber vermeden etmeden yapmis. Alghero-Roma Roma-Istanbul ucusu yapacaktim, Roma-Istanbul ucuslarini azaltmis bir tek o gun icin ve o yuzden de aksamki tek ucusa kalmistim. Cumartesi ucuyordum halbuki, neden boyle birsey yaptilar hala merak ediyorum cunku ondan sonraki gunlerde Roma-Istanbul ucuslari yine eski haline dondu. Bir tek benim geldigim gune malum oldu bu durum. Basta cok moralim bozuldu, cok sinirlendim. Hemen havaalanina gittim, Alitalia ofisiyle gorusmeye ama burdaki havaalaninda ofisi yokmus, sadece bilet gisesi vardi ki onlar da hic birsey yapamadilar. Ne yapilabilirdi ki zaten. Ben sadece sinirimi belli etmek istemistim, ama o da icimde patlamisti. 
Cumartesi yani ucus gunum geldi catti. Sabahtan ailemin istedigi market alisverislerini yaptim,zeytin,peynir bir suru sey aldim. Kiyafetten cok bavulumda onlar bulundugundan beni zeytin, peynir ticareti yapiyorum sanabilirlerdi. Her neyse, Alghero havaalanina gittim boyle deli gibi heyecanliyim. Her sey yolunda gidiyo, saatin farkindayim, ucaga daha 1 saat var ben kontrolden gecmemisim, ana alanda biraz oyalaniyorum oyle kapiya gidecektim. Sonra bi ucus durumlarini gosteren tabelaya bakayim dedim,Alghero-Roma Alitalia ucagi kalkti gosterildi. Benim bogazim yandi, napicagimi sasirdim hemen kostum,guvenlikten gecicem. Polislere soruyorum Roma ucagi noldu nasil yani diye, onlar da cok espritueller ya, ucagin kalkmis oldugunu soyluyolar. O an suratim ne hali aldiysa artik sakayi uzatamadilar. Tabela yanlis gostermis. Artik yeter dedim aksiliklere. Alghero-Roma ucagini beklerken diyorum rotar yapmasin yoksa Roma'daki ucagi kacirabilirdim,ama hic oyle rotar olmadi ve ben tam vaktinde Istanbul'a indim. Ilk is annemlerle durum yemeye gittik gecenin bi vakti. Napabilirim cok ozlemistim. Sonrasinda da gunlerim aile ve arkadas coskusuyla gecti.









Teyzem,annem ve babam. Sansa teyzemin dogumgununde ordaydim.

Tesekkurler,okudugunuz icin!

23 Kasım 2012 Cuma

Brüksel;Son Günden Geriye Kalanlar

Bruksel gezimin son gunundeki fotograflari paylasmaya pek firsatim olmamisti. Geziyi gun gun yazdigim icin bu son gunu de ozellikle yazip, paylasmak istedim. Aradan oldukca zaman gecmesine ragmen hala tabi ki dun gibi hatirliyorum, cunku sevdigim anlari hic bi zaman unutmuyorm, hep canli kaliyorlar bende. Bu gezim de oyleydi. Seyahat etmek bambaska, bir seyahat bitiyor geleli bir kac saat oluyor ama ben yine baska ucak biletlerine falan bakiyorum. Bu dongu her zaman boyle. Hele de bu senemde oldukca sansliyim bence. Buradan Avrupa'nin heryerine gitmek hem kolay hem de uygun fiyatlarla. En guzeli de, avrupa ici ucuslar ic hat ucus gibi oldugundan, inisde hic bir yerde bir pasaport kontrolunden gecmeden havaalaninin disina cikmak. Kisa seyahatler oldugundan, bavulumu vermiyorum da hep benimle oldugundan, bavul bekleme derdim de olmuyor. Yani anlayacaginiz, seyahat etmeyi seven birisi ben icin, bu sene tam tamina bonus bir sene. Asil olay gerci bu seneden sonra baslayacak. Zaten cogu gormek istedigim yerler ya Hindistan tarafinda, ya Guney Amerika'da ya da bambaska yerde. Umarim onlara da imkanim olur da gidebilirim. 
Bu giris, pek bu postumla ilgili olmadi. Ama bir paylasim yapmak istedim sizle dusuncelerim ve isteklerimle ilgili.
Bruksel'den pek hoslanmadigimi dile getirmismiydim bilmiyorum ama,gercekten beni biraz rahatsiz eden birsey vardi sehirde. Ne oldugunu cozemedim. Cok karisik bir yer aslinda ki bu benim hosuma giden bir ozelliktir ama burda pek oyle olmadi. Sanirim guven vermedi, guvensiz bir sehir gibi gordum o yuzden isinamadim.
 Simdi Bruksel'deki son gunumde, Burcu'nun ucaginin sabahin cok erken saatinde olmasiyla yalniz dolastigim gunden goruntulediklerim. 







Bir sokaga girdim ve yanyana hip hop magazalariyla karsilastim ki direk iceri daldim ve calan muzikleriyle birlikte, nba takimlarinin her turlu kombinasyonlu sapkalari,tshirtleri ve sweatshirtleriyle tam bir cennetti aslinda.

Tesekkurler okudugunuz icin.