Fotoğrafım
child of the moon,being raised by the sun.lover of the nature.

28 Nisan 2013 Pazar

Weimar became Istanbul with Her

En yakin arkadaslarimdan olan Burcu'yu biliyorsunuz,blogumu takip eden bilir yani. Cunku onunla bu erasmus yilimizda beraber bir kac yere gittik. Gercekten onla gezmek ayri bir keyif benim icin. O da Almanya'da erasmus yapiyor. Havalar biraz isindiginda oraya gidecegimi,onu ziyaret edecegimi zaten kafama koymustum. Havalar isindi ve hemen bilet alindi. Frankfurt'a gittim oncelikle, orada 1 gece konaklayip ertesi gun 4 saat otobus yolculuguyla Weimar'a gittim. Burcu beni indigim yerde zaten bekliyordu, ona kavusma anim her zamanki gibi cok heyecanli, cok mutlu oldu. O kavusma esnasinda yapabilecegim her seyden korkuyorum, simsiki sarilmaktan kemik bile kirabilirim o derece. 
Burcu aldi beni, kaldigi yurda gittik hemen. Acikcasi etrafi gormeyi erteleyebilirdim, onunla hasret giderme olayimizi uzattikca uzatabilirdim. Ama tabi bir kac saat muhabbetin sonunda, sokaga attik kendimizi. Yuruyerek weimar'i gezdik. Weimar bildiginiz ve ya bilmediginiz uzere, Goethe ve Schiller'in yasayip,oldugu sehir. Yani bu sehrin onemi oldukca buyuk. 
Ilk gun Weimar'i gezdikten sonra, ertesi gun trenle 20 dakika mesafedeki Bad Sulza denilen bolgeye termal havuza gittik. Kapali havuzlari ve acik havuzu bulunmakta. Acik havuza bile hava cok sicak olmasa da girdik,cunku su cok ilikti cok guzeldi. Ayrica burdaki bir havuza tamamen asik oldum; kapali olan bu havuza cok guzel los bir ortam saglanmis ve suyun icinde muzik caliyor! Muzikler tamamen dinlendirici, beni biraksalardi suda uyurdum kesinlikle. 
3. gunumuzde, Weimar'in bulundugu Thuringia eyaletinin baskenti Erfurt'a gittik. Ki Erfurt'un da cok buyuk bir anlami var, reform hareketini baslatan Martin Luther Erfurt'ta yasamis ve bir sure rahip olarak burada gorev yapmis. Bu yuzden Erfurt'u cok merak ediyordum. Bunu da ilk, burcu Luther filmini izledikten sonra bana fikirlerini aktarirken; "ilk basta gecen buyuk kilise Erfurtta burada,geldiginde gideriz." demisti cunku benim buna ne kadar merakli oldugumu biliyor. O kiliseye de gittik, gercekten inanilmaz guzeldi. Cok begendim. 
Erfurttan sonraki gunumuz ise son gunumuzdu. Onda da, Weimar'a otobusle 15 dakika mesafede bulunan bir toplama kampina gittik. Bu toplama kampinin adi Buchenwald, ve Weimar'dan oldukca da yuksek bir tepede bulunuyor. Weimar'da Goetheplatz'dan kalkan bir otobusle cok rahat gidebiliyorsunuz. Toplama kampini gezerken cok degisik duygulara kapildim. Sanki o esnada hala orada tum o olaylar yasaniyormus gibiydi. Gorulup, yasanmasi gerekiyor. Tabi bu toplama kamplari, onlari anmak, onlara saygi duymak icin saklaniyor. Almanya'nin tarihinde savunmadigi bu durumun ozru gibi. Ama yine de cok uzucu buralari gormek.

















Iste bahsettigim, Martin Luther'in gorev yaptigi o guzel kilise!





Toplama kampindayiz.







Bu firinlar, direk yakmak icin degilmis, oldukten sonra yaktiklari firinlarmis.



19 Nisan 2013 Cuma

Stockholm Diaries

Gecen hafta 3 gunlugune Stockholm'e gittim,zaten gitmeyi cok istiyordum ama belki bu kadar erken degil,yani mesela yazin gitmeyi dusunuyordum. Ama bir gun klasik ucak biletlerine bakinirken, cok ucuza bilet buldum, Alghero'dan direk Stockholm'e. Hemen beklemeden aldim. Ryan air oldugu icin, ilginc ilginc hava alanlarina uctugu icin, Stockholm'deki ana havaalanina degil, Skavsta'ya indi. Orasi da stockholm merkez istasyona 1.15 saatlik mesafede. Tabi hemen havaalani onunden cok beklemeden otobuslere binip gidebiliyorsunuz. Isvec parasi da farkli oldugundan, ilk sikinti cekebilirsiniz. Ama bence change ile ugrasmayip, direk ordan para cekin derim. 
Ilk her parasi degisik yerde oldugu gibi kafa karisikligi yasiyor, "bu kac euro'ya denk geliyor simdi" sorularini soruyorsunuz kendinize. Ama isvec kronu su ana kadar denk geldiklerimin en kolayiydi tabi. 1 euro 8 kusur isvec kronuna denk geliyor. Magazalarda ama 10 krondan hesaplanarak etiketlere fiyat konmus. 
Aksam 11 gibi indim Skavsta'ya, oradan da otobus yolculugu falan derken 1'e dogru merkezdeydim. Hostelimin de oldugu metro istasyonunu biliyorum ama 1'de metrolar kapandigi icin yetisemedim. Ertesi gun ogrendigim uzere, yuruyerek aslinda cok yakinmisim hostele ama o karanlikda yurumekle ugrasamazdim, ilk anin yabanciligiyla. Taksiyle hemen gitmek istedim, fakat hostel yakin ama garip bir yerdeymis, taksici bile bulamadi hemen. Bana bir o anda rahatsizlik duygusu, yabancilik cok geldi. Ama hosteli bulup o gece hemen uyuyunca sabaha gupguzel uyandim. Sabah saat 6'da oglen 12'ymis gibi bir aydinlik vardi,bu bana baya garip geldi dogal olarak. Durmadan "Saatim mi calmadi acaba" diye kontrol ettim,ama tabi oyle degildi. Neseyle doldum o esnada, o degisikligi yasayinca.
Toplam 2 dolu gunum vardi Stockholmde. Aslinda bence 1 gun bile yetebilir,sonucta minik bir sehir, oyle kocaman degil. Ana bir caddesi var, Drottninggatan diye, tarihi merkezi adasindan baslayip, tum merkez boyunca ilerleyen bir cadde. Uzerinde cesit cesit magazalarin oldugu ki hepsine tek tek bayildim. Ozellikle IKEA gibi (IKEA sehir merkezinden cikinca var), ev urunleri satan bir cok minik dukkan var, ve hepsi birbirinden harika. Hayalim olarak; evim olursa Isvec'e gelip mutfak urunleri falan almak istiyorum. Yerim olsaydi zaten bir suru sey alip tasirdim ama, kabin bagajiyla uctugumdan oyle bir sansim olmadi. Sonra bu cadde ile kesisen bir , Kungsgatan caddesi var, orada da cok guzel kafeler, dukkanlar bulunuyor. 
Tarihi adasi dedigim ise, Gamla Stan bolgesi. Direk Drottninggatan caddesinden dumduz yururseniz, tarihi adaya variyorsunuz. Ordaki koprulerden sehir manzarasi cok guzel, hele bir de benim gibi bulutlu bir gune denk gelirseniz, cok hos gokyuzu manzaralari oluyor o binalarla.
Bir de Stockholm'de etkilendigim diger sey (tabii ki bogazla ilgili), MAX diye bir fast food markasina sahip. Burger king, mc donalds gibi duruyor, ama hem cok daha ucuz hem de hamburgerlerindeki et hard rock cafenin hamburger etlerine benziyor neredeyse. Cok lezzetli!








Tabi ki karsi karsiya H&M bulunur,isvec markasi cilginligi.




























Bu sallanan et ve muz, cok tatli City's Mahalle gibi alisveris alanina iniyor, buranin adi Hötorgshallen.